Yok Küçükyalı, yok Etimesgut, yok izin derken son durak Eskişehir'e ancak bu hafta ulaşabildim. Beklediğimden iyi geçti bu hafta. Gündüzleri, tanıdık bir ortamda, tanıdık insanlar ile çalışmanın keyfi, gece Eskişehir. Biraz önce
Bilge ile yazışıyorduk. Ona anlattım. Çok özlemişim bu şehri. Şehir her gelişimde şaşırtıyor beni, her gelişimde daha bir güzel geliyor. Hafta sonu
Rabia da gelince deymeyin keyfime. En sevdiğimle, en sevdiğim kentte (biraz kıyak geçeyim Eskişehir'e). Daha on ay burdayım ya umarım bu haftanın keyfi, bu süre boyunca sürer.
2 yorum:
Pino, Porsuk ve balkaymaklı sucuklu yumurtalı kahvaltıcı kalmış aklımda. Tabii üniversitenin muazzam kampüsü bi de. Azıcık havalar ısınsın atlayıp gelcez Umutcum. En sevdiğinle en sevdiğin kentte, yanınıza "sarı ve at kuyruk" şeklinde eklenecez. Ehee...
Abi var ya, eski gunleri yad etmeye gelicem; porsukta basalayıp, sahekespere de devam edip, buda da bitirip, kelle paça ve kaymaklı ekmek kadayıfı yapacaz.. yapmazsak topuz lan!
Not: Rabia soz bir porsiyon alırız, paylaşırız tatlıyı umutla :))
Yorum Gönder