Ahşaptan hayaller inşa etmek için marangozluk zanaati öğreniyorum. Şaka felan değil, hakikaten de öğreniyorum. İlk eşya bakmaya başladığımızda farkına vardım ki başkasının bana yaptığı değil, kendimin kendimize yaptıklarının çok kıymeti olacak. Yoksa, satın almaya çok alışık olduğumuz bu çağda üretmek Çinli, Endonezyalı, Filipinli işçilerin bir lokma, bir hırka için yaptıkları bir eylem haline gelince, biz de çok isteyerek ama çok isteyerek aldığımız şeylerimize aldığımız gibi yabancılaşıyoruz. Buna inat işte Rabia ile kullanacağımız her şeyi ellerimle yapmak istedim. O kadar uzun boylu olmadığını ben de biliyorum tabi, ama gene de ikimiz de emek verecek fırsatlar yaratmaya çalışıyoruz kendimize. Yeni tuttuğumuz Oran'daki dubleks evimizin merdivenlerini elden geçirmek de işte tam bu amaca hizmet ediyor. Yalnız da değiliz bu süreçte. Sevdiklerimiz de ellerinden geldiğince destek veriyorlar. Naci Dayım (Rabia'nın marangoz olan dayısı) yol gösteriyor. Ağır işlerin altında ezilmemizi önlüyor. İbrahim ile Ezgim etrafımızda pervane. Hal böyle olunca, iş zaten çok keyifli bir hal alıyor. Bu arada ne yaptığımızı anlatmayı unuttum. Merdivenin trabzanlarını ve ahşap olan basamaklarını güzelcene boya sökücü ile temizliyoruz. Sonra zımpara ile elden geçirip, renkli vernik ile de boyuyoruz. Önümüzdeki hafta da son kat verniklerini atıp, yerlerine monte edeceğiz. İşte bu da evimizin balkonundan bir manzara. Bozkırın ortasında, çamın içinde ev bulduk. Biz çok beğendik, her gelen de çok beğeniyor evimizi. Bu da bizi ayrı bir mutlu ediyor.
Salı, Şubat 24, 2009
Salı, Şubat 03, 2009
2009 sezonunu açtım
Bugün 4km'lik bir jog ile 2009 sezonunu açtım. Arada koş(a)madığım 3 ay bana 3 kilo olarak geri dönse de, geçen sene kazandığım ayrobik temele güveniyorum. Kısa zamanda, en keyiflisinden 10K'lar koşmak lazım. Yeniden, bir çabuk motive olmak lazım. Şu üstümdeki ölü toprağını atmak lazım. Hedefim de var. Boşa gaz vermemekteyim kendime. 12 Nisan'da koşulacak 4. Uluslararası Bursa Osmangazi Yarı Maratonu. 21 koşmak için 3 ayım var. Yeter mi? Yeter.
Pazartesi, Şubat 02, 2009
Kocaman koltuk, kocaman hayaller
Sevdiceğimle birlikte yaşayacağımız evi hazırlamaya başladık. Anlaştık. Emek, emek, özene bezene kuracağız herşeyi. Aman bu da böyle oluversin demeyeceğiz hiç. İlk parçalar Mudo Concept'ten. Bir üçlü, bir de ikili koltuk. Sırada Tepe'deki Berjerler var. Bugün Rabia'ya işi bırakıp marangozluk öğrenip, yatak odası ve yemek odasını kendim yapmayı önerdim. Hadi ordan dedikten 10 dakkika sonrası baktım yastıklara etamin yapmaktan bahsediyordu. İlmek ilmek örmeye başladık kocaman hayallerimizi. Şu dakikada kesinkes eminim, hayellerimizden güzelini kuracağız.
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)