Yolculuk çok uzun ve yorucu olmasına rağmen, saat farkının çok olmasından herhalde çok uyuyamadım. Sabahın 6'sında uyandım. Odada iki saat oyalandıktan sonra saat 8 civarında Monterey sokaklarında turlamaya başladım. Sahipleri ile birlikte dükkanları açtım.. Bir çok Amerikan kentinden farklı olarak insanlar sokaklarda yürüyor, kafelerin önünde kahve ve sigara içiyorlardı. Monterey keyifli bir yer olduğu izlenimi uyandırdı bende. Uzun uzun yürüdüm. Öğleye kadar kasabayı keşfettim. Hava muhteşemdi. 20 derece. İnsanlar scuba ve şnorkel için denize giriyorlardı. Kendime öğleden sonrası için bir deniz kayağı turu ayarlayıp, konferans salonun yolunu tuttum. Kaydımı yaptırıp, programı aldım. Akşamki açılış faaliyetlerine kadar artık boştum.Ufak birşeyler atıştırıp, otelden eşyalarımı alıp soluğu kayak turuna çıkacağım yerde aldım. Elli yaşlarında bir teyze aldı bizi. Bankacalıktan emekliymiş ama bana eskiden biyoloji öğretmeniydim dese de inanırdım. Pasifik kıyı şeridindeki doğal hayatını ders verir edası ile pek güzel anlattı. Neler yoktu ki etrafımızda. Foklar, deniz aslanları, su samurları. Çok şanslıydı ki 10 metre ötemizden üç dört tane de yunus geçti.
İki buçuk saat süren kayak turundan sonra ısınmak için gidip sıcak bir kahve içip, kasabanın kitapçısında biraz turladım. Steinbeck'in yaşadığı yerde Steinbeck okuma fantezisini gerçekleştirmek için kendime bir Steinbeck aldım. Cannery Row. Daha sonra kitapçının karşısındaki konferans merkezine geçtim. Allahım ilk defa Amerikada her yere yürüyorum. Türk grubu girişte ayakta sohbet ediyorlarmış. Katıldım gruba ve gün bitti.
4 yorum:
Abi vala yakında Amerikayı keşfeden 2.insan sen olacaksın:)ne kadar çok gidiyosun yaw Amerika'ya.Helal Vala abi.Başarılar sana...Öptüm abicim..
Modelleme simulasyonun ustasıyım, ekşınların hastasıyım, Sosyapatım, müzisyenim, gezginim. Heeeyt!
Sağ salim ulaşmışsın ki bu bile başarıdır!
Keraneci bir sen geziyon zaten.
Yorum Gönder